herkesin aslında hamilelikte yaşadıkları farklılık gösterir. ben kendi yaşadıklarımdan ve yaptıklarımdan bahsedeyim biraz. benim hamileliğim zor geçenlerden. sürekli mide bulantısı yaşadım ve kalp atışlarım hızlı olması bebeğimde de etki yaptı. süreç zor ve uzundu bende bu süreci olabildiğince minimum zorluklara indirmek için elimden geleni yaptım. mesela hiç normal tuz kullanmadım ki hala da kullanmıyorum. himalaya tuzu orjinal bütün her şeye o tuzdan kullandım, kansızlık sorunum vardı kalmadı, hamilelikten kaynaklı şişlik, ödem gibi sorunlar yaşamadım. tuz deyip geçmeyin gerçekten çok önemli araştırabilirsiniz. bol su tükettim, yanımda her zaman su şişeleriyle gezdim. vitamininin bol olduğunu faydasının çok fazla olduğunu bildiğim hurma tükettim, hem hac hurması hem de her yörede adı değişen trabzon hurmasından. zaten çok ağır kaldırmayın eğilirken dizlerinizle eğilin gibi şeyler söylememe gerek yok sanırım. mide bulantısı için sabahları kraker yedim, canınız istemese de zorlayıp 3 5 tane yiyebilirsiniz etkisi oluyor. dediğim gibi benim gebeliğim zordu doktorum doğumu kendisinin yaptıramayacağını söyledi çünkü bende sırt batması oluyor ve nefesim kesiliyordu. doğum esnasında bunların yaşanabileceğini söyledi ve her ikimizinde kalbi durabilirmiş öyle söylemişti.tabi o dönemlerde korkuyordum ama sürekli dikkat ediyor araştırıyordum. başka bir doktorla görüştük ve o yapabileceğini söyledi tüm kontrollerden sonra. beslenmeme dikkat ettiğim kendime ve bebeğime iyi baktığım için normalde 38 haftalık olan bebeğim gelişim yönünden 41. haftaya girmişti. doktor doğumun artık olması gerektiğini söyledi. her zaman normal doğumdan yana olan ben yaşadığım sıkıntılardan dolayı sezeryan oldum, uyuduğumda uyanmama riskim olduğu için epidural doğum yaptım. ama çok şükür hiçbir şey korktuğum gibi olmadı.aksine doğumdan sonra ertesi gün ayağa kalkabildim. çünkü biz hanımlar acıya yenilmeyi sevmeyiz biliyorsunuz. doğumdan sonra da aynı dikkati gösterdim. hamileliğimde de doğumdan sonra da mesela yediğim yeşillikleri sirkeli suyla yıkamadan yemedim. çiğ diye tabir edilen salam, sosis, sucuk, az pişmiş et asla yemedim. böyle şeylere dikkat etmek hem kendi sağlığımız hem de bebeğimiz için çok önemli. şimdi çocuğumu kucağıma aldığımdan beri yaşadığım tüm zorlu süreci unutuyor sadece onun kokusunu alıyorum. bazı hatırlayamadığım yada şuan anımsayamadığım durumlardaa olmuştur.merak ettiklerinizi sorarsanız elimden geldiği kadar cevaplayabilirim. yada sizin yaşadıklarınız bildikleriniz varsa anlatın ben de bilgi sahibi olayım.. sevgiler
herkesin aslında hamilelikte yaşadıkları farklılık gösterir. ben kendi yaşadıklarımdan ve yaptıklarımdan bahsedeyim biraz. benim hamileliğim zor geçenlerden. sürekli mide bulantısı yaşadım ve kalp atışlarım hızlı olması bebeğimde de etki yaptı. süreç zor ve uzundu bende bu süreci olabildiğince minimum zorluklara indirmek için elimden geleni yaptım. mesela hiç normal tuz kullanmadım ki hala da kullanmıyorum. himalaya tuzu orjinal bütün her şeye o tuzdan kullandım, kansızlık sorunum vardı kalmadı, hamilelikten kaynaklı şişlik, ödem gibi sorunlar yaşamadım. tuz deyip geçmeyin gerçekten çok önemli araştırabilirsiniz. bol su tükettim, yanımda her zaman su şişeleriyle gezdim. vitamininin bol olduğunu faydasının çok fazla olduğunu bildiğim hurma tükettim, hem hac hurması hem de her yörede adı değişen trabzon hurmasından. zaten çok ağır kaldırmayın eğilirken dizlerinizle eğilin gibi şeyler söylememe gerek yok sanırım. mide bulantısı için sabahları kraker yedim, canınız istemese de zorlayıp 3 5 tane yiyebilirsiniz etkisi oluyor. dediğim gibi benim gebeliğim zordu doktorum doğumu kendisinin yaptıramayacağını söyledi çünkü bende sırt batması oluyor ve nefesim kesiliyordu. doğum esnasında bunların yaşanabileceğini söyledi ve her ikimizinde kalbi durabilirmiş öyle söylemişti.tabi o dönemlerde korkuyordum ama sürekli dikkat ediyor araştırıyordum. başka bir doktorla görüştük ve o yapabileceğini söyledi tüm kontrollerden sonra. beslenmeme dikkat ettiğim kendime ve bebeğime iyi baktığım için normalde 38 haftalık olan bebeğim gelişim yönünden 41. haftaya girmişti. doktor doğumun artık olması gerektiğini söyledi. her zaman normal doğumdan yana olan ben yaşadığım sıkıntılardan dolayı sezeryan oldum, uyuduğumda uyanmama riskim olduğu için epidural doğum yaptım. ama çok şükür hiçbir şey korktuğum gibi olmadı.aksine doğumdan sonra ertesi gün ayağa kalkabildim. çünkü biz hanımlar acıya yenilmeyi sevmeyiz biliyorsunuz. doğumdan sonra da aynı dikkati gösterdim. hamileliğimde de doğumdan sonra da mesela yediğim yeşillikleri sirkeli suyla yıkamadan yemedim. çiğ diye tabir edilen salam, sosis, sucuk, az pişmiş et asla yemedim. böyle şeylere dikkat etmek hem kendi sağlığımız hem de bebeğimiz için çok önemli. şimdi çocuğumu kucağıma aldığımdan beri yaşadığım tüm zorlu süreci unutuyor sadece onun kokusunu alıyorum. bazı hatırlayamadığım yada şuan anımsayamadığım durumlardaa olmuştur.merak ettiklerinizi sorarsanız elimden geldiği kadar cevaplayabilirim. yada sizin yaşadıklarınız bildikleriniz varsa anlatın ben de bilgi sahibi olayım.. sevgiler
Benzer Konular
Sabah bulantısından, turşu ve dondurma isteğine kadar, dünyanın dört bir yanındaki kadınlar hamilelik söz konusu olduğunda şaşırtıcı derecede benzer deneyimlere sahipler. Hamile olup olmadığınızı nasıl bilebileceğinizi ve ilk birkaç haftada ne gibi belirtiler yaşayabileceğinizi öğrenin.
Hamileliğin erken belirtilerini ve ne zaman ortaya çıkmaya başladıklarını öğrenin.
Denenmiş, hızlı hamile kalma yöntemlerini araştırdık ve listeledik.